Global Terörizm Üzerine Bir İnceleme Part-II

Uğur Sakarya
4 min readMar 28, 2018

Bu bölümde bir önceki yazımda genel olarak incelediğimiz terörü, bu sefer Türkiye özelinde inceleyeceğiz. Öncelikle terörün ülkemizde yıllar içinde göstermiş olduğu gelişime bakalım.

Ülkemiz, global terör veritabanının başlangıç tarihi olan 1970 yılından son tarih olan 2016 yılına kadar artan ve azalan aralıklarla terör saldırına maruz kalıyor. Grafiğe baktığımızda, terörün 10–15 yıl aralıklarla yükselişe geçtiği dönemleri görüyoruz. Özellikle 1990–95 ve 2013-16 yılları arası terörün zirve yaptığı dönemler olmuş.

Şimdi de ülkemizde gerçekleşen terör saldırılarını üstlenen terör örgütlerine bakalım:

Evet, en çok saldırı yapan örgüt tam da düşündüğümüz gibi PKK oldu. Yaklaşık 1500 saldırının kim ya da kimler tarafından yapıldığının bilinmemesi ya da kimse tarafından üstlenilmemesi şaşırtıcı. Burada beni şaşırtan ISIL’in sayısı oldu.

Gelin en çok saldırı düzenleyen terör örgütlerinin yıllar içindeki grafiğine bakalım.

1980 yılından günümüze kadar terör örgütleri tarafından üstlenilmeyen birçok silahlı eylem gerçekleşmiş. Özellikle 80'lerin sonu ve 90'lı yıllarda zirve yapmış bu eylemler. Sebebi örgüt bazında değil de belki de bireysel saldırılar nezdinde de olabilir fakat saldırı sayısı bu kadar fazlayken bunu düşünmek biraz iyimserlik olabilir.

PKK ilk silahlı eylemini 5 Ağustos 1984'te Siirt-Eruh’ta düzenledi. Sonrasında saldırılarını arttırarak devam etmiş, lakin 1992–1997 yılları arasında yapılan özellikle Süpürge, Şafak, Çelik ve Çekiç harekatı ile terör örgütüne oldukça ağır darbeler indirilmiş.

Yıl 1999'u gösterdiğinde ise terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın yakalanmasıyla birlikte PKK terörü fiilen bitme noktasına gelmiş. Ta ki 2000'li yılların ortalarına kadar. Sonrası grafikte açıkça görülüyor.

Dev-Sol’a baktığımızda, eylemlerin 1980'lerden 90'ların ortalarına kadar sürdüğünü görüyoruz. Günümüze kadar kayda değer bir saldırıda bulunmamışlar.

Grafikte pembe renk ile gösterilen IŞİD terör örgütü, kurulu Irak Savaşı’nın ilk yıllarına tekabül etmesine rağmen militan gücünü 2012 yılından sonra hızla arttırmaya başladığını ve ülkemize yönelik saldırılarda da ciddi bir artış olduğunu görüyoruz.

SALDIRI YÖNTEMLERİ

Açıkça görüldüğü gibi bombalama ve silahlı saldırı, teröristlerin en çok kullandığı yöntemlerin başında geliyor.

Nerelere saldırdıklarına ve kimleri hedef aldıklarına bakalım..

Asker, polis ve halk, terör örgütlerinin en muhtemel hedefleri. Onları iş dünyası, devlet personeli ve eğitim kurumları çalışanları izliyor.

Peki, ülkemiz topraklarında yabancı ülke vatandaşlarının teröre hedef olup olmadıklarına uğrayıp uğramadığına bakalım.

Grafikte en çok hedef alınan yabancı ülke vatandaşlarını görüyoruz. Veri setinde yer alan kayıtlardan görebildiğim kadar yaklaşık 40 farklı ülke vatandaşı ülkemizde terörün hedefi olmuş.

Şimdi en çok saldırı düzenlenen 15 şehrimize bakalım.

Grafikte ikinci sırada yer alan “Bilinmeyen” saldırılar, veri eksikliğinden dolayı öyle bir isimle orada. Bilerek silmedim çünkü yaklaşık 400 saldırı, görmezden gelinecek bir sayı değil.

Grafiğin geneline baktığımızda ise çoğunlukla Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerimize yayılmış durumda terör saldırıları. İstanbul yıllar boyu dehşet verici şekilde saldırıların hedefi olmuş.

Aşağıdaki grafikte bu 15 şehirde düzenlenen saldırılarda kaç insanımızın hayatını kaybettiğini görüyoruz.

Nerede gerçekleştiği “Bilinmeyen” saldırılar sonucunda yaklaşık 1000 vatandaşımız hayatını kaybetmiş. Genele baktığımızda ölüm sayısının saldırı sayısının üzerinde olması, teröristlerin çoğunlukla toplumun bir araya geldiği, kalabalık bölgeleri seçmesinden kaynaklı olduğunu düşünebiliriz.

Son olarak ülkemizde yaşanan terör saldırılarını Türkiye haritası üzerinde görelim.

Veri setinde, 1970 yılından beri gerçekleşmiş 4106 saldırı bulunmakta. Yukarıda, bu saldırılar sonucu ölü ve yaralı sayısı 50'nin üzerinde olanlar kırmızı, altında olanlar ise mavi nokta ile gösterilmiştr.

Daha önce de söylediğimiz gibi terör büyük çoğunlukla Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimizi vurmuş. Trakya bölgesinde diğer tüm bölgelere nazaran çok daha az saldırı gerçekleşmiş.

Yazının sonuna geldik. Okuduğunuz için çok teşekkür ederim. Eksikler ve tavsiyeler için yorum atarsanız sevinirim.

--

--